Mübarek Ramazan ayı geldi hoş geldi bereket getirdi..

Maneviyatın ve yardımlaşma duygusunun yükseldiği böylesi bir ayda, gerek memleketinden uzaklarda bizlere misafir olmuş, gerekse Suriye içlerinde çadırlarda, ağaç altlarında veya zalim rejimin bombalarıyla yıkılmış evlerinde ramazana hazırlanan kapı komşumuz Suriyeliler var.

İnsanlık trajedisinin yaşandığı Suriye’de 100 binden fazla ölü, milyonlarca yaralı ve Suriye içerisinde veya dışına göç etmiş, ser sefil bir yaşam sürdüren on milyondan fazla insan var.

Durum öyle vahim ki; Mardin-Midyat ilçesinde açılan son çadır kentle birlikte Türkiye’deki Suriye’liler için oluşturulan 15 çadır kentte yer bulabilenler büyük nimette sayılmakta..

2 yıl öncesinden Kilis’te başlayan ve bir yıldır Mardin sınırlarına dayanan Suriyeli sayısının, resmi olmayan verilere göre özellikle Kızıltepe ve Mardin’de 50 bin rakamını aştığı söyleniyor.

Suriye’ye duyarsız kalmayan Türkiye’nin her tarafındaki STK Platformları, evlerini terk ederek başka şehirlere veya ülkelere göç eden komşu Suriye halkının acılarını bir nebzede olsa hafifletmek, ekmeğini paylaşarak sıkıntıyı atlatmaları için 2 yıldan bu yana faaliyetlerini sürdürmekteler.

Bunlardan birisi de benimde tertip komitesinde yer aldığım ve başkanlığını USTAD Başkan yardımcısı Mehmet Timurağaoğlu’nun üstlendiği Mardin-Suriye Yardımlaşma Platformu..

Platform, ülke genelinde bir duyarlılık oluşturmak, sıkıntıların geçici, komşuluk ve kardeşliklerin kalıcı olduğundan hareketle insani yardım faaliyetlerini geçen yıldan bu yana sürdürmekte..

Ne var ki, her biri fedakarca hizmetler sunan yardım kuruluşları ile tam koordine sağlanamadığı için bazı evlere ulaşılamadı veya bir çok eve mükerrer yardımlar yapıldı.

Şahsi kanaatime göre, sivil toplum kuruluşlarının duyarlılıkla başlattığı bu organizasyonun aksak yürümesinde, kamu mekanizmasının geç hareket etmesi, bazı yardım kuruluşlarının hayır hizmetini özellikle kendisinin dağıtmak istemesi ve Kızılay gibi bir kuruluşun Mardin’de varlıkla yokluk arasında durmasının etkisi olmuştur.

Bayramda Birlikte Sevinelim

Bu noktada bir yıllık gecikmeyle de olsa devreye giren Mardin valiliği, bütün yardım kuruluşları ve ilgili kamu kurumlarını bir araya getiren anlamlı bir toplantı düzenledi ve “Bayramda Birlikte Sevinelim” sloganı ile Mardin genelinde bir yardım kampanyası başlattı.

Göreve başladığı ilk günden beri kapı komşusu ve akraba olan Suriyeli misafirlerle ilgilenen  Mardin Valisi Dr. Ahmet Cengiz, bu kampanyanın, Mardin’de bugüne kadar gerçekleştirilen tüm insani yardımları, etkin bir koordinasyonla bir araya getirme çabasının farklı bir adımı olduğunu, nakdi yardımların açılan banka hesaplarına yatırılacağını, ayni yardımların ise Kızılay Mardin Şubesinin koordine edeceğini söyledi.

Vali Cengiz, başlatılan bu kampanyanın başarılı olması için konunun tüm muhatapları ile bizzat ilgilenmekte ve koordinasyonu en üst düzeyde yürütmekte..

Eminim ki bölge insanı, böylesi merhamet ayında tok ve sıcak yatakta yatarken, milyonlarca kapı komşusu açlık tehlikesi yaşarken kendisi tok yatmaya rıza göstermeyecek ve T.C.Ziraat Bankası Mardin Yenişehir Şubesinin TR20 0001 0022 0864 8349 1250 01 nolu TL İban hesabına nakdi, Kızılay Mardin Şubesinin Ravza Caddesi Ravza Konakları A Blok Zemin Kat Yenişehir/Mardin adresine ayni yardımlarını esirgemeyerek büyük bir duyarlılık gösterecektir.

Bu kampanyada kendi açımdan sevindirici bulduğum ve Mardin Valisi Dr. Ahmet Cengiz’e teşekkür sebebi olacak 3 husus var.

1- Konunun asıl muhataplarından Kamu, bu sefer daha hassas ve nasıl olsa STK’lar bir şekilde yürütüyor şeklinde düşünmüyor.

2- STK’lar ve yardım kuruluşları aksak ve mükerrer giden yardımları tek bir çatı altında sürdürecek (Yardım faaliyetim benimdir, göstere göstere yaparım diyenler olmasa tabii)

3- Kızılay diye bir kuruluş varmış ta haberimiz yokmuş.

 

Kasımiye Medresesinde Başka Bir Bayram Var.

Bazı mekanlar insan huzur ve ruh dinginliği verir.

Kasımiye medresesi de bunlardan bir tanesi ve benim ruhumun en daraldığı bir anda o mekandan gelmiş geçmiş alimlerle sohbet etmek için yalnız başıma takıldığım özel bir mekan..

Bazen hayır gibi görünende şer, şer gibi görünende hayır çıkabilir anlayışına sahip bir dinin mensuplarıyız.

Geçtiğimiz yıllarda yaşanan bienal rezaleti ve ardından Cemil İpekçi’ye patlayan Kasimiye medresesindeki etkinlikler şer gibi görünürken beraberinde çok güzel şeyler getirdi.

Kasımiye’de o günden bu yana Cuma namazları kılınmaya başlandı.

Dünden bu yana da bir asırdır yetim gibi duran o mekan, esas sahiplerine kavuşmanın sevincini duvarlarına aksettirmiş durumda.

Kasimiye medresesinde belki de 100 yıl aradan ilk defa teravih namazı kılındı ve kılınmaya devam edecek.

Gece konuklarını serin ve yumuşak bir hava ile ağırlıyor.

Başta il müftüsü olmak üzere buna vesile olan herkesten Allah razı olsun.

Suriye’li komşularımızı unutmayacağımız,

Mısır için dua edeceğimiz,

Ramazan ayı sonunda tüm islam aleminin huzur bulacağı ve dikta rejimlerden kurtulacağı çifte bayramlar yaşayacağımız günler dileğiyle hayırlı ramazanlar

USTAD 08.07.2013